Gazeteciler Cemiyeti’nin İzmir’de düzenlediği “araştırmacı gazetecilik” eğitim kampı başladı. AB’nin finansal desteğiyle düzenlenen ve 10 gazetecinin katıldığı kamp, 5 gün sürecek. Akademisyen Hülya Eraslan ve Gazeteci İbrahim Gündüz’ün başkanlık edeceği oturumlarda araştırmacı gazetecilik örnekleri incelenecek.
Gazeteciler Cemiyeti’nin Sığacık’ta düzenlediği “araştırmacı gazetecilik” eğitim kampı başladı. Avrupa Birliği’nin “Batı Balkan ülkeleri ve Türkiye”yi kapsayan desteği ile düzenlenen ve 10 gazetecinin katıldığı kamp, toplam 5 gün sürecek. Akademisyen Hülya Eraslan ile deneyimli gazeteci İbrahim Gündüz’ün başkanlık edecekleri oturumlarda Türkiye ve dünyadan araştırmacı gazetecilik örnekleri incelenecek, meslek ilkeleri ve uygulama yöntemleri ele alınacak.
Emre Kızılkaya, Hazal Ocak, Hale Gönültaş ve Gökhan Tekşen gibi isimler de farklı başlıklar altında “Türkiye’de gazetecilik olgusu”nu genç gazetecilere aktaracaklar.
Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Nursun Erel, oturumu açarken, ”Sizleri, Cemiyetimizin yayın organı 24 Saat Gazetesi ve 9. Köy gibi mecralardaki haberlerinizden, imzalarınızdan tanıyor ve takdir ediyoruz, değerli eğitmenlerimizin size sağlayacağı katkı yanında, bizler de bu kamp süresince sizden çok şey öğreneceğiz” dedi.
“Pek çok gazeteci büyük bedeller ödeyerek Uğur Mumcu geleneğini sürdürüyor”
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, görüntülü olarak genç gazetecilere hitap ederken Türkiye’nin araştırmacı gazetecilik alanındaki en önemli isimlerinden Uğur Mumcu’dan alıntı yaptı:
“Sözlerime Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli araştırmacı gazetecilerden birinin, ne yazık ki aramızdan bir suikastle ayrılan Uğur Mumcu’nun sözleriyle başlamak istiyorum:
Ben Atatürkçüyüm… Ben cumhuriyetçiyim… Ben lâikim… Ben antiemperyalistim… Ben tam bağımsız Türkiye’den yanayım… Ben insan hakları savunucusuyum… Ben terörün karşısındayım… Ben yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım. Dün sabaha değin, araştırarak yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın, her parçamdan benim gibiler… Beni aşacaklar doğacaktır…
Uğur Mumcu bugün aramızda yok ama, yazdıklarıyla, söyledikleriyle hala yaşıyor, o sözleriyle kendisinden sonraki gazetecilere vurgu yapmış ve ‘benim gibiler… beni aşacaklar’ demişti. Zaman zaman, ‘acaba Uğur Mumcu bunu söylerken biraz iyimser mi davranmıştı?’ diye düşündüğüm de oluyor, Türk basınının bugünkü durumuna baktığımızda… Yorumu size bırakıyorum.
Peki, bugün geldiğimiz noktada Türk basınını eleştirmek kolay olsa da buna yol açanları unutacak mıyız?
Halkımızın ‘Sansür Yasası’ diye isim taktığı dezenformasyon yasasını, yasakları, link sildirmeleri, ekran karartmaları, olağanüstü rakamlardaki para cezaları ile yapılan susturma girişimlerini, gözaltına alınan, hapse atılan, eziyet çektirilen pek çok değerli meslektaşımızı dikkate almayacak mıyız? Büyük bedeller ödeyerek mesleği sürdüren Murat Ağırel, Müyesser Yıldız, Hale Gönültaş, Çiğdem Toker’i unutacak mıyız?
Biz, Gazeteciler Cemiyeti olarak bu konuda üstümüze düşeni yapmakta kararlıyız ve bunun için olağanüstü çaba gösteriyoruz.
Sizleri bu eğitim kampında, çok değerli eğitmenler ve önemli gazetecilerle buluşturarak ilerlemenize katkı sunmakla aslında mesleğimizin geleceğine yatırım yapmış oluyoruz, umudumuz o ki, ileriki yıllarda aranızdan birkaç Uğur Mumcu daha yetişecek.
Bu duygu ve düşüncelerle sizlere başarılar diliyor, emeği geçenleri kutluyorum.”
İlk günün oturumları tamamlandı
İlk oturumda Akademisyen Hülya Eraslan, araştırmacı gazeteciliğin kapsamı ve tanımından yola çıkarak, dünyada ve Türkiye’de araştırmacı gazetecilik örneklerini detaylarıyla anlattı.
Gazeteci İbrahim Gündüz’ün konuşmacı olduğu ikinci oturumda ise Türkiye’de araştırmacı gazeteciliğin zorlukları ve karşılaşılan engeller yanında, karşı tarafa söz hakkı tanınması ilkesi üzerinde duruldu. Gündüz, araştırmacı gazetecilerin manipülasyon ve eksik bilgiden kaçınması gerektiğini de vurguladı.
Oturum, kampa katılan genç gazetecilerle eğitmenlerin karşılıklı soru cevap şeklindeki görüşmesiyle sonlandı.